Efes Antik Kenti Tarihi

Dünya kültür mirası içerisinde yer alan Efes Antik Kenti ülkemizin de gururu ve önemli turizm merkezlerinin başında geliyor. Tarih turizmi açısından değerlendirildiğinde eşine az rastlanır bu muhteşem bölge MÖ 6000 yılında eski Yunanlılar tarafından kurulmuş.

Aynı zamanda antik Yunan medeniyetine uzun dönem ev sahipliği yapmış sayısız sanat eseriyle dolu bu harikulade yapılar her dönemin mimari izlerini taşıyor. Önce İyonyalı Yunanlılar tarafından inşa edilen şehir sonra MÖ 129 yılında Roma hâkimiyetine giriyor ve şehrin inşası farklı bir boyut kazanıyor.

İyonya hâkimiyetindeyken en önemli 12 şehirden biri olan Efes Antik Kenti eski Yunancada “Ephesos” olarak anılıyordu. 1994 yılında Unesco'nun geçici dünya mirası listesine giren Efes Harabeleri 2015 yılında kalıcı olarak Dünya Mirası olarak kabul edilmiştir. Özellikle milattan önce 550 yılında inşa edilen Artemis Tapınağı Efes Antik kentinin en ünlü yapısı olarak kabul ediliyor.

Artemis Tapınağı ve Antik Tiyatro Görülmeye Değer

Elbette Efes Antik Kenti denildiğinde az önce de belirttiğimiz gibi Artemis Tapınağı bir başka önem arz ediyor. Bunun dışında 25.000 kişilik tiyatrosu ile nefesleri kesen bu paha biçilmez kent kalıntıları her yıl 1,5 milyon yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor.

Roma hâkimiyetinde iken oldukça görkemli bir siluete sahip olan şehir, bir dönem Asya eyaleti başkentliğini de yapmıştır. Ayrıca dünyanın 7 harikası arasında sayılan Artemis Tapınağı dünyanın mermerden yapılmış şehrinin önemli bir eseridir. Ancak günümüzde birkaç mermer bloktan ibaret tapınağın yakınındaki tiyatro büyük ölçüde ihtişamını korumaktadır.

Efes Antik Kenti Meryem Ana Evi

Hz İsa'nın annesi Hz Meryem'in son yıllarını geçirdiğine inanılan ve Bülbül Dağı'ndaki Meryem Ana Kilisesi aynı zamanda Hristiyan inancına göre hac yeri kabul edilmektedir. Bu nedenle aynı zamanda dinler tarihi açısından büyük önem taşıyan bölge inanç turizmine de önemli katkı sağlıyor.

Kurulduğu yıllarda deniz kenarında yer alan Efes Antik Kenti alüvyonların denizi doldurmasıyla zamanla iç kısımlarda kalıyor. Sırasıyla Arkaik, Klasik, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerini yansıtan özellikleriyle eşsiz yapılar gerçekten nefes kesici güzellikte. İzmir ilimizin Selçuk ilçesinin sınırlarında yer alan bu tarihi ve turistik bölgeyi mutlaka görmelisiniz. İyi tatiller